Elazığ’da ikinci gün

Elazığ’da ikinci gün sabah 8’de kahvaltı ile başlıyor. Dün gece yediklerimden sonra bir daha yemek yiyemem gibi gelse de bal-kaymak ile kahvaltıya başlıyorum. Kahvaltının ardından Eski tekel fabrikası olan Kayra şaraplarının fabrikasındayız. Fabrikada bizi bekleyen Kayra Şarap Üretim Danışmanı Önolog Daniel O’Donnell ile birlikte harika bir tadıma başlıyoruz. saat 10 bile değil ancak biz tadmaya başladık bile.

Kayra ekibi bize harika bir tadım rotası hazırlamış. Yeni şişelenecek şaraplardan deneme aşamasındakilere kadar geniş bir tadım listesi var önümüzde. Tadım esnasında tartışılan konular ise ders niteliğinde. Charles Metcalfe renkli kişiliği, esprileri ve Tim Atkin ile keyifli atışmaları ile tadımı daha da eğlenceli bir hale getiriyor. Tadım yaparken sağımda bir portekizli, solumda bir fransız ve bir italyan oturuyor, haliyle tadım boyunca konuştuğumuz konular oldukçe renkli. Tadımın ardından mahzenleri gezmeye başlıyoruz. Burası gerçekten çok güzel bir fabrika. Yine harika bir öğle yemeği ve şarap eşliği sonrasında Kayra’nın Şükrü Baran bağını gezmek üzere tekrar yola düşüyoruz. Egeli biri olarak bu coğrafyanın manzarasına alışık değilim, yer yer gruptaki yabancılar ile aynı tepkileri veriyorum. Bağlara vardığımızda karşılaştığımız manzara ise büyüleyici. Sonbaharın etkisiyle sararmış, alabildiğince uzanan asma yaprakları inanılmaz bir görüntü oluşturuyor. Burada bir şişe şarap açıp bu manzaraya karşı saatlerce oturabilirim ancak bir buçuk saat sonra uçağımız olduğu için bağ gezimizi sonlandırıp havaalanına geçiyoruz.

Başta Meltem Zeynep Coşkun olmak üzere tüm Kayra ekibine sonsuz teşekkür ediyorum.

The second day started early. After an amazing breakfast full of traditional food, we went to Kayra’s facility. Daniel O’Donnell was waiting for us and we directly started our tasting with his presentation. We had 27 different tastings in 5 sessions. All the informations given by Daniel O’Donnell and conversations between participants were an unique opportunity for me. This great tasting took almost 2 hours and then we started a small trip in the cellars of Kayra. When it was time for lunch, we had again wonderful traditional recipes with wines from this region. At the end of the trip we made a small tour in Şükrü Baran vineyards where Kayra’s delicious grapes are growing. As we were going back to Istanbul, I was thinking that öküzgözü would always be one of my best grapes.

öküzgözü dedikleri buymuş meğer

tadımdaki konsantreme dikkat çekmek isterim!

Charles Metcalfe

Sadece içli köfte için bile Elazığ’a gidilir.

fıçı fıçı şarap varken hayatta hala nasıl dert var, keder var?!

Önolog Daniel O’Donnell mahzeni gezdiriyor

Şşşşt! dinleniyorlar…

Tim Atkin ve Meltem Coşkun

Tadım Notlarımdan;

– Terra öküzgözü 2011

Daha şişelenmemiş bu şarap dengeli yapısı ile tadımdaki en sevdiklerim arasında. Satışa çıkınca bir kaç şişe kapmak şart.

– Terra Boğazkere 2010

Dolgun ve elegant yapısı bir yapısı olan bu şarap ağızda dengeli ve hoş bir tad bırakıyor.

-Vintage Boğazkere 2009

tadımdaki diğer bir favorim olan bu şarap diyarbakır bağlarından. Dengeli, elegant ve lezzetli bir tad bırakıyor ağızda. Alkol oranı %15,02 ve 22 ay fıçı görmüş. Bir yerde denk gelirseniz ALIN derim.

Son olarak köse tevek üzümünden yapılmış bir şaraptan bahsetmek istiyorum. Öküzgözünün çeşidi olan bu üzüm yıllandırmada öküzgözünden farklı bir tepki veriyormuş ve Fıçı fazla yakışmıyormuş. Sanırım dünyada bü üzümün ilk örneğini içenlerdeniz. Deneme amaçlı sadece 5 ton üretilmiş olan bu şarap öküzgözüne nazaran burunda daha kırmızı meyve aromaları ağırlıklı. Umarım yakında raflarda bulma şansı yakalarız, şahsen ben beğendim.

RELATED POSTS

LEAVE A COMMENT