İtalyan yiyecek içecek endüstrisinin lideri, yayıncılık, yemek okulları ve derecelendirme alanlarındaki uluslararası disiplinleri ile tanınan, GAMBERO ROSSO, “Top Italian Wines” Dünya Turu kapsamında Türkiye’ye geldi. İtalya’nın önemli bir çok şarap üreticisinin ürünleriyle yer aldığı etkinlikte, üreticilerle sohbet edip şarapları hakkında bilgi edindim. Etkinlik kapsamında ayrıca 2 farklı master class düzenlendi. Gambero Rosso’nun şarap editörlerinden Lorenzo Ruggeri önderliğinde prosecco tadarak başladığımız Birinci master class’da beyaz şaraplar ile devam ettik. İkinci master class’da sıra kırmızı şaraplara geldiğinde gözlerim mutluluktan dolu dolu Amarone, Chianti ve nicesini tattım. İtalya’nın en iyi kırmızı, beyaz ve proseccolarını yudumlamanın mutluluğu hiç geçmesin isterdim.
Gambero Rosso come again…
Etkinlikte İtalyan yeme-içme kanalına Türk şarapları hakkında kısa bir röportaj verdim.
-Tadım Notları-
-De Stefani, Conegliano Valdobbiadene Brut Mill. 2013
Venedik bölgesinden olan bu prosecco çok taze ve genç üzümlerden yapıldığını koklandığı anda hissediliyor. Burunda beyaz çiçek kokuları bırakıyor. İlk fermantosyonu paslanmaz çelik tanklarda, 2.fermantasyonu ise şişede gerçekleşiyor.
– Ca’ del Bosco, Franciacorta Brut Cuvée Prestige
Şampnya ile aynı methodda üretilen bir prosecco. Burunda narenciye kokuları, damakta ise maya ve ekmek tadları bırakıyor. Tadımdaki diğer prosecco’lara nazaran daha gövdeli bir yapıya sahip. Yeterince gövdeli bir yapıya sahip olduğu için balık,risotto ve beyaz etlerle de eşleştirmek mümkün.
– Jermann, Vintage Tunina 2012
1973 yılından bu yana aynı tarifle üretilen bir şarap. Zarif kokulara sahip, damakta dengeli. En pahalı İtalyan beyaz şaraplarından biri. 20 yıl şişede yıllanabilecek bir yapıya sahip.
– Nals Margreid, A. A. Pinot Bianco Sirmian 2013
Geçtiğimiz yılın en iyi beyaz şarap ödülünü almış. Üretildiği Alto Adige bölgesi Italya’nın en kuzey bölgesi öyleki artık bu bölgede almanca konuşuluyor. Meyvemsi bir tada ve mineralli bir yapısı var. Aynı zamanda damakta hafif tuz tadı bırakıyor. Meşede dinlendirilmeyen bu şarap çok karakterli ve sağlam bir yapıya sahip. Otuz yıla kadar yıllandırılabilir.
– San Salvatore, Pian Di Stio Bio 2013
Bağları İtalya’nın Campania bölgesinde ulusal bir park içinde kurulmuş. Organik üzüm üretiliyor; üzüm türü Roma döneminden de biliniyor. Şarabı koklamaya başlayınca yoğunluk artıyor; badem ve hafif tütsü kokusu damakta ise limon tadı var. Gövdesi yoğun bir şarap asidi çok iyi dolayısıyla denge sağlıyor. Bufalo mozerella ile çok iyi uyum sağlıyor.
– Tenute Emera, Greco Di Tufo Claudio Quarta 2012 (Sanpaolo – Magistravini)
İtalya’nın Puglia bölgesinde beşyüz metre yükseklikte bir bağda üretim yapan üreticinin bu ödüllü şarabı, paslanmaz çelik tanklarda muhafaza ediliyor. Şarabın rengi oldukça koyu. Burunda yoğun bal, badem kokularına sahip. Damakta biraz asitli. Bu şarabın bir diğer özelliği içildikten sonra damakta tuzlu tadlar bırakması. 10-15 yıl kadar yıllandırılabilir.
– Cottanera, Etna Bianco 2013
Volkanlara yaklaşıyoruz; Sicilya bölgesindeyiz. Üzümün adı Carricante. Bölge sıcak bir iklime sahip ama bağın bulunduğu yer tepede ve soğuk bir yer. Kolay içimi olmayan bir şarap; kokusu üzümden değil topraktan geliyor. Sauvignon blanc’a benziyor sonunda lezzetli bir şaraba dönüşüyor. Gövdesi açısından balıkla uyum sağlayabilecek bir şarap.
– Valle Reale, Trebbiano d’Abruzzo 2013
Beyaz şarap kategorisinde bu sene ödül almış bu şarabın içimi biraz zor. İçtikçe aroması artıyor, kokusunu hemen vermiyor; bazen et bazen badem kokusu var, asidi çok yerinde.
– Castorani, Jarno Rosso 2009
İtalya’nın Abruzzo bölgesinden bir şarap. Üreticisi eski bir formula 1 yarışçısı. Bu şarabı bir süre yıllandırdıktan sonra içilmesi tavsiye ediliyor. Baharat, çikolata, okaliptüs ve nane kokuları damağı çekiyor, eşsiz bir lezzet diyebiliriz. Lezzet ağızda uzun süre kalıcı ve baharat aromaları çok yoğun. Ördek ve kuzuyla başarılı bir uyum sağlayacaktır.
– Di Majo Norante, Molise Aglianico Contado Ris. 2011
Molise bölgesindeyiz. Aglianico denilen yerli üzüm sadece İtalya’nın iç kesimlerinde yetişiyor ve geç olgunlaşan bir üzüm; Aralık ayının başlarında toplanıyor. Şarapta kuzu eti, baharat hatta puro kokusunu bile yakalayabilmek mümkün. Damakta kalıcı bir tada sahip olan bu şarabın sekliği ağızda biriktirdiği tükürükten anlaşılıyor. Kırmızı etlerle çok uygun bir şarap.
– Tenute Ambrogio e Giovanni Folonari, Chianti Cl. Nozzole 2011
Bölgenin tarihine bakılırsa şarapla çok iç içe bir bölgedeyiz öyle ki herkes bu bölgede şarap ile ilgileniyor ve bilgi sahibiymiş. İçimi kolay ama yapılı bir şarap. Yakut renginde, parlak ve ince bir şarap. Menekşe kokusu var.
– Castello d’Albola, Chianti Cl. 2010
Dengeli ve şık bir şarap. Toskana bölgesinin doğusunda 400-500m yükseklikte bir bağ. Burunda daha çok meyve kokuları hakim ama alt notalarda baharat kokuları da var. Yöre yemeklerindeki etlerle çok uyumlu.
– Bibbiano, Chianti Cl. V. del Capannino Gran Sel. 2010
Toskana bölgesinin batısında yer alan bir bağ. Bir önceki şarapla kıyaslanabilir; aynı rekolte ve aynı üzümden farklı şarap. Bu şarabın en az 30 ay beklemesi gerekiyor. Bölgedeki bağların en güzel şarabı olarak nitelendiriliyormuş. Olgun meyve kokuları yoğun bir şekilde hissediliyor.
– Fattoria del Cerro, Nobile di Montepulciano 2011
Bu bölgede iklim daha sıcak ve toprak killi bir yapıya sahip. Bir önceki kırmızılar kadar dengeli değil. Ortaçağ döneminden kalmış bir köyde yetişen üzümlerden yapıldığı için oldukça ilgi gören şaraplarmış. Üreticiler içinde İtalyan şaraplarının en büyük ailesi denilebilirmiş. Şarapta yoğunluk hakim; fıçıda olgunlaştığı için ahşap kokusu var. Çok gövdeli, sek ve genç bir şarap.
